Her yıl tonlarca sakız imal ediliyor ve satışa sunuluyor. Peki kaçımız çiğnemeyi tercih ediyoruz? Şimdi sizlere sakızın hem faydalarından, hem de zararlarından bahsedeceğiz.

Sakız, çene kaslarını güçlendirme hususunda sizlere sunulan seçeneklerden biridir. Çünkü çene yapısı ile ilgili herhangi bir sorun yaşayan kişiye doktorlar bolca sakız çiğnemesini önerir.

Sigarayı bırakma konusunda zorluk çeken insanlar da çiğneyerek vücudun nikotin isteğini en aza kadar da indirebilir.

Yemeklerden sonra sindirimi kolaylaştırır, daha kolay bir şekilde yemekleri sindirmenizi sağlar.

Dişleri temizler, beyazlatma hususunda yardımcı olur.

Kişilerin öğrenme bazında daha da yeti sahibi olmasına, algı sorunlarının ortadan kalkmasına da yardımcı olur. Sakinleştirir, rahatlatır, sinir durumunuzu ortadan kaldırır!

ZARARLARI : 

Zararlarına gelecek olursak yutulması dışında herhangi bir büyük zararı yok. Sadece sizleri toplum içinde psikolojik baskı altına sokuyor. Bunun nedeni de, herhangi bir toplum içerisinde diyalog halindeyken sakız çiğnenmesi saygısızlık alameti olarak görüldüğünden antipati toplamanıza neden oluyor.

Bunun dışında da çok fazla çiğnenmesi bazı diş eti hastalıklarına neden olabiliyor.

♥Doktorlar da genelde sade sakız çiğnenmesini öneriyor. Aromalı sakızlar fazla tercih edilmeyen sakız türleri olsa da, çocuk yaşta ki bireylerimiz bu tür sakızları tüketmeye bayılıyorlar.

Yanlışlıkla yutulan sakızlar, vücuttan 10 yılda atılıyor. Küçük çocuklar içinse tehlike daha büyük.
Yutulan sakız, sindirim sisteminde 10 yıl kalıyor. Bu da bağırsaklarda ciddi değişikliklere neden olabiliyor. İçeriğine bakıldığında lezzetli ama hazmı zor karışımlardan oluştuğu için bu mümkün.

Tıp kitapları da yutulan sakızların birçok probleme neden olduğunu yazıyor. Pediatrics’de 1998 yılında çıkan bir makale, üç farklı vakayı en kötü örnekler olarak sıralıyor.

♦İlki, 2 yaşından beri çiğnemeyi çok seven 4,5 yaşındaki bir erkek çocuğu,  Ailesi duruma müdahale ettiğinde sakız adedini yediye çıkarmıştı. Doktorlar, çocuğun boğazını tıkayan kütleyi elle çıkarmak zorunda kaldılar.

♦İkinci vaka da, yine 4 yaşında gün içinde çok sık sakız tüketen bir çocukla ilgili. Bir sonraki sakızı çiğneyebilmek için çiğnediklerini yutan çocuğun midesinde farklı sakızlardan çok renkli bir kütle oluştu ve doktorların acil olarak müdahalesi gerekti.

♦Son vaka ise düzenli çiğneyen 1,5 yaşındaki bir çocuğu anlatıyor. Küçük kız, çiğnediği sakızın içine 4 tane bozuk parayı ekleyince acil olarak hastaneye kaldırıldı.

Sakızı oluşturan maddenin araba lastiğinden farklı olmadığını lütfen unutmayın! 

Sakızın modern haline kavuşması ise bir mühendislik hatası sonucu oluşuyor. 19. yüzyılda ağaçtan elde edilen lateks adlı madde, lastiğe eşdeğer bir madde olarak görülüyor.

Madde, araba lastiklerinde kullanılamasa da dikkat çekici özellikleri vardır. Kuruduğunda su içinde çözülmez ve tam bir plastiktir. Adams, 1871 yılında uzun süre çiğnenebilen ve parafin ile tatlandırılmış lezzetli bir sakız üreterek patentini alır. Wrigley ise sakızı bugünkü ününe kavuşturur.

Sonuç olarak,Sakızı Yutmayacak yaşa erişen çocuklarınıza , aromasız Sakızları çiğnetmenizde herhangi bir zarar yok,hatta tam aksine birçok faydası var !!!

Tepkiniz nedir?

Heyecanlandım
0
Mutlu Oldum
0
Bayıldım
0
Emin Değilim
0
Beğenmedim
0

Bunlar da hoşunuza gidebilir

Yorumlarınız Çok Değerli..